Ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle çalışanların, emeklilerin, dar ve sabit gelirli kesimlerin alım gücü günden güne erirken, hayat pahalılığına bağlı olarak maaşlarda ve asgari ücrette yapılan düzenlemeler yapılan zamlarla anlamını yitirmiştir.
Seçimler öncesi akaryakıt ve tüp gazın ucuzlatılacağı sözü verenler seçimler geçer geçmez zam kararlarına imza atmaya başladı. “Dereyi geçene kadar ayıya dayı deyen” bu zihniyeti şiddetle kınıyoruz.
Soğuk kış günleri yaşadığımız bu günlerde tüp gaz tüketiminin arttığı, bir ailenin ayda ortalama üç-dört adet tüp gaz tükettiği göz önüne alındığında dar gelirli kesimlerin bütçesine ağır bir yük olduğu tartışılmaz. Elektrik fiyatlarına da yüklü zam yapılması gündemde olduğuna göre halkın daha ucuz olanı tercih etme seçeneği kalmamıştır.
Marketlerde iğneden ipliğe her şeyin fiyatı 3-4 kat artarken, dövizin tavan yaptığı günlerde ayarlanan fiyatlarda; dövizde düşüş olmasına rağmen bir kuruş gerileme olmazken, aksine günden güne daha da artarken hükümet hiçbir denetim yapmamakta, halkın pahalılık altında ezilmesine seyirci kalmaktadır.
Hükümetin kaşıkla verip kepçeyle alma anlayışı karşısında halkın alım gücü, güneş altında eriyen kar gibi erimiştir. Halkın oylarını alana kadar ucuzlatma sözü verip, seçimden sonra zam yaparak halkın aklı ile dalga geçenler bilmelidirler ki bunun hesabını bir gün mutlaka ödeyecekler.
Güven Bengihan
Başkan
03.02.2022 11:56:58