Ülkemizde Covid 19 Pandemisi nedeniyle yaşanan büyük krizle birlikte bir de Türk Lirasının büyük oranda değer kaybetmesi ile tam bir ekonomik yıkım yaşanmaktadır.
Birçok işyerinin kapanması ile binlerce çalışan veküçük esnaf işini kaybetmiş , birçoğu çok düşük maaşlarla çalışmak zorunda kalmıştır. Üretimin neredeyse yok olması ile ithalata bağlı bir ekonomik yapı oluşmuş, Türk Lirasının döviz karşısındaki aşırı değer kaybetmesi ile halkın alım gücü adeta erimiştir.
Neredeyse tüm tüketim mallarının fiyatlarının dövizegöre belirlendiği, araba, ev, ev kirası fiyatlarının döviz üzerinden olduğu ülkemizde son on aylık sürede TürkLirası Sterlin karşısında %38.6, Dolar karşısında %40 Euro karşısında ise %45.6 değer kaybederken KKTC İstatistik Kurumunun on aylık hayat pahalılığını % 11.86, Ekim ayı hayat pahalılığını ise % 1.04 olarak hesaplaması düşündürücüdür.
Halkın içine düştüğü bu büyük kriz karşısında ülkeyi yönetenlerin sergilediği sorumsuzluk asla kabul edilemez. Böylesine büyük bir ekonomik krizin yaşandığı dönemde ülkenin hükümetsiz bırakılmasının hiçbir haklı mazereti olamaz.
Bir an önce hükümetin kurulup başta ekonomi olmak üzere halkın sorunlarına çare üretilmesi gerekirken, UBP kurultayına dıştan yapılan müdahale ile zaten yaralı olan ülkemiz demokrasisine yeni bir yara daha açılmasına şahit olduk.
Kıbrıs Türk halkının iradesine yapılan her türlü müdaheleyi yapanları da, bu müdahaleleri kabul edenleride şiddetle kınıyoruz.
06.11.2020 11:14:00