Ziya Öztürkler, kendi koltuk sevdası için, yasa yapıcı bir Meclis’te hukuksuzluğa göz yumulmasını mı bekliyor?
Meclis Genel Kurulu’ndaki kriz aslında tartışma kaldırmayan bir konudur. Meclis Başkanlığı koltuğuna ısrarla oturmaya çalışan Ziya Öztürkler, “Hukuksuzluk olduğunu iddia ediyorlarsa, mahkemeye gitsinler” diyor.
Mahkemeye götürülse dahi, mahkemeden, “yasaları siz yapıyorsunuz, kendi sorununuzu kendiniz çözün” gibi bir yanıt alınabileceğini bir vekil olarak kendisi bilmiyor mu?
Tüzüğe göre 26 kabul oyu ile seçilen bir meclis başkanlığı koltuğuna, zoraki oturmaya çalışan Ziya Öztürkler, kendi ismine yazık ediyor kanımca…
Aleni 3 geçersiz oya rağmen, yasa yapıcı bir Meclis’e başkan seçiminde, hukuksuzluğa göz yumulmasını bekleyerek, o görevi yapmayı içine sindiren ve bunun için direten Ziya Öztürkler’in toplum nezdinde bir zamanlar bir ağırlığı, bir itibarı, bir duruşu vardı. İçişleri Bakanlığı döneminden beridir, bu ismine yazık ediyor.
CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy ile konuştum, “Tüzüğe göre, Meclis Başkanı 26 kabul oyu ile seçilir. Ziya Öztürkler, 26 kabul oyu alamamıştır. Oylardan 3 tanesi çift mühürlüdür dolayısıyla Ziya Öztürkler’in 23 oyu vardır” diyor.
Asım Akansoy, aslında Meclis başkanlığına kimin seçileceğinin kendileri için önem arz etmediğini fakat hukuka uygun olarak meclis başkanının seçilmesinin önemli olduğunu ifade etti.
Meclis Başkanlığı seçiminin tekrar yapılması gerektiğini savunuyor Asım Akansoy…
UBP niye seçimi tekrarlamıyor da bunca kriz yaratılıyor ve hukuksuzluğun üzerine gidiliyor diye sorduğumda ise, “Çünkü UBP içinde o kadar dağınıklık var ki, 26 kabul oyunu yine alabileceklerini düşünmüyorlar dolayısıyla hukuksuzluğa başvuruyorlar” diye konuştu.
Ziya Öztürkler, aleni 3 geçersiz oya rağmen yani ikisi çift mühürlü, biri de üç mühürlü oya rağmen, Meclis Başkanlığı koltuğuna ısrarla oturmaya çalışırken, “hukuksuzluk olduğunu iddia edenler mahkemeye gitsinler” diyor. Peki, geçersiz oylara rağmen, “niye tekrar seçime gidelim” demiyor?
Tüzükte belli, çift mühür veya çoklu mühür, oyu yakmak amacıyla yapılır. Buna rağmen o koltuğa oturmayı içine sindiriyor, kendine yakıştırıyor.
Ne koltuk sevdasıymış be!
12.11.2024 15:27:48