MESELE ŞU;
Birileri özellikle Eski KIB-TEK yöneticileri ve mammacı Gazettacılar, KIB-TEK Akaryakıt ihalesinde bit yeniği arıyorlar.
Oysa mesele çok basit;
Biz iş başına geldiğimizde açılmış olan Akaryakıt ihalesini iptal etmemiş olsa idik, en iyi ihtimalle geçen yılki taşıma ücretinden yani;38.8$ üzerinden ödeme yapacaktık.
Biz buna itiraz ettik ve dedik ki; "Bu rakam en fazla 28$ olmalı. Kurum milyonlarca lira fazla para ödememeli. Neticede bu para tüketicinin cebinden çıkacak..."
Kavga orda başladı. Bu süreçte iki ayrı grubun saldırısı ile karşı karşıyayız.
Birinci grup; Yüksek fiyattan Akaryakıt taşıyıp fazladan ciddi rant elde eden ve bu rantın bir kısmını siyasilere, STÖ lere, bir kısım basın yayın kuruluşu ve gazettacıya vs. dağıtan rant çevrelerinden oluşan grup.
İkinci Grup;
Bunlar şimdiye kadar KIB-TEK teki soygun ve vurguna göz yuman veya ilgi göstermeyen, yahutta nemalanan siyasi çevreler ki, bunların bütün korkusu vatandaşın;'Yahu bu akaryakıt madem 11$ daha aşağı taşıtılabiliyordu ise, siz niye bu rakamdan taşıtmadınız?' diye sormasından çekinen siyasi çevreler.
Gelelim hesap kitap meselesine;
KIB-TEK pandemi öncesi ayda ortalama 24.000 ton Akaryakıt tüketiyordu. Normal zaman olsa idi,
6 ayda tüketilecek toplam Akaryakıt miktarı 144.000 ton olacaktı.
Bunu 38.8$ dan taşıtsa idik (ki 2019 da bu rakam üzerinden taşıttık) ilgili firmaya ödeyeceğimiz rakam 6 ayda ; 5 milyon 587.000 Amerikan Doları olacaktı.
Oysa benim ısrar ettiğim ve son ihalede sabitlenen 27.30$ ödese idik; 3 milyon 931.000$ ödeyecektik. Aradaki fark; 1.656.200$ dı.
Yani bu 6 aylık süre içerisinde birilerinin cebine 1 milyon 656 bin dolar girmesine engel olduk.
O çevreler ve onlardan beslenen çevrelerin feryadı bu rantın bitmesidir.
Hade bu yıl pandemi dolayısı ile tüketim azaldı diyelim ve hesabımızı bir de bu yıl üzerinden yapalım.
Bu yıl 6 ayda tükettiğimiz Akaryakıt miktarı: 77.500 ton.
Bunu geçen yılki rakamlarla yani 38.8$ dan taşıtsaydık, Kıb-Tek in cebinden çıkacak para;3 milyon 7 bin dolardı.
Biz ihaleyi iptal ederek bunun 24.000 tonunu TPİC e 34$ dan taşıttık. Ödediğimiz rakam 816.000$.
Oysa bunu geçen yılki rakamdan taşıtsaydık ödeyeceğimiz rakam;931.200$ olacaktı.
Aradaki fark;115.200$ Kurumun cebinde kaldı.
Son ihalede 36.000 ton akaryakıtı bu sefer TPİC e 30 $'a taşıttık. Ödediğimiz rakam;1.080.000$.
Peki bunu geçen yılki rakamdan yani 38.8$ dan taşıtsa idik ne ödeyecektik; 1.396.800$.
Kurumun cebinde ne kaldı?; 316.800$.
Yani TPİC ten iki alımda Kurumun cebinde kalan para toplamda; 432.000$. Yani bugünkü kurla; 3 milyon 741 bin 120 Türk lirası.
Peki Kurumun ihtiyacı olan 220.000 tonu geçen yılki rakamdan yani 38.8$ dan taşıtsak kaç para ödeyeceğiz; 8.536.000$
Bizim elde ettiğimiz rakamdan taşıtsak ne ödeyeceğiz; 6.006.000$
Aradaki fark ne kadar; 2 milyon 530 bin$.
Yani Türk lirası ile 21 milyon 758 bin Türk lirası.
Bu rakam 2019 yılında Kurumun yani tüketicinin cebinden çıktı. Bu yaygaracıların cebine girdi.
Yaygaracılar kırmızı görmüş boğa gibi bize saldırmasında ne yapsın...?
Vız gelir tırıs gidersiniz...