Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, hükümetin ‘kuzuların sessizliğini’ oynamaya devam ettiğine vurgu yaptı. Alkollü içki zammından indirim konusunun ne olduğunun hala bilinmediğine dikkat çeken Erhürman, söz konusu durum hakkında piyasada birçok spekülasyon olduğunu da kaydetti. Erhürman, protokolü de hala görmediklerinin altını çizdi ve “Çok ciddi endişe içerisindeyiz. Protokolü görmeyi bekliyoruz” diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti (TC) ile imzalanan protokolün bu akşam ya da en geç yarın sabah ellerine ulaşacağının söylendiğini kaydeden Erhürman, “Şu an itibarıyla protokolün elimize gelmemiş olmasının nasıl bir anomali olduğu, ülkenin nasıl yönetildiğini gösteren bir işarettir” dedi. Üzerinden günler geçmesine rağmen protokol metnini muhalefetle paylaşmayan hükümeti eleştiren Erhürman, “Bir metin var ortada, bu metni bizimle paylaşmanızı, bizim de halka bilgi vermemizi sağlamanızı istedik. Hiç rahatsız etmiyorsa bu durum sizi, memleketi bu şekilde yönetmek size göre normalse, denilecek bir şey kalmamış demektir” diye konuştu. İmzalanan protokollerin zeminin ‘kaydığını’ vurgulayan Erhürman, söz konusu protokollerin Kıbrıs Türk halkının sosyal ve ekonomik olarak kalkınması açısından işlevsiz hale geldiğinin altını çizdi.
“AYNI SORUNLAR VARSA, KIBRIS TÜRK HALKININ KALKINMASI AÇISINDAN NEGATİF İŞLEV GÖRÜR”
Bazı noktalara dikkat edilmesi için hükümeti defalarca uyardıklarını hatırlatan Erhürman, “Kıbrıs Türk maliyesi ve ekonomisi kendisini 4 milyar 250 milyon üzerinden şekillendirirse ama geçen protokolde olduğu gibi yüzde 50 küsuru gelirse, öngörülebilirlik açısından bu protokol negatif işlev görür demektir” dedi. Protokolde aynı sorunların bulunması durumunda, Kıbrıs Türk halkının kalkınması açısından negatif işlev göreceğini dile getiren Erhürman, hayat pahalılığı ve 13’üncü maaşlar hakkında konuşulanları da eleştirdi. “Hayat pahalılığı dondurulacaksa, burada aldığınız kararlarla olur” diyen Erhürman, hayat pahalılığı denilen şeyin sadece memura, kamu çalışanına ve sosyal sigorta emeklisine verilen bir şey olduğunu düşünmekten vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. Mart ayında yüzde 13 hayat pahalılığı çıktığını hatırlatan Erhürman, bu rakamın Türkiye’nin de üstünde olduğunu vurguladı.
“ENFLASYON BÜYÜK ÖLÇÜDE TL KULLANIMINDAN KAYNAKLANIYOR”
Söz konusu enflasyonun büyük ölçüde Türk Lirası kullanımından kaynaklandığının altını çizen Erhürman, “Siz Türkiye ile görüşmede, bizdeki hayat pahalılığını ‘dondurayım mı dondurmayayım mı’ konusunu tartışmayacaktınız. Hayat pahalılığına ne destek verilebilir diye konuşacaktınız” dedi. Piyasada paranın dolaşmaması durumunda ekonominin dönemeyeceğini belirten Erhürman, Başbakan Faiz Sucuoğlu’nun, ‘büyük zafer kazanıldı, hayat pahalılığının dondurulmasını koymadık ama gerek kalırsa donduracağız’ söylemlerini eleştirdi. Hayat pahalılığının, çiftçinin de hayvancının da hayat pahalılığı olduğuna dikkat çeken Erhürman, “Şu anda 6 bin 90 olan asgari ücret yetersiz kalıyor. Tekrar görüşüleceğinde 8 binleri bulacak. Hangi esnaf verebilecek? Veremezse ya durduracak ya da kayıt dışına çıkacak. Gerekirse maaş desteği konuşmak zorunda değil misiniz? Endeksleme yapmadığınız durumda bu piyasada para dolaşmayacak. Bu nettir” diye konuştu.
“ÇOK CİDDİ ENDİŞE İÇERİSİNDEYİZ”
Ekonomiyi hiç hesaba katmadan zam tarifesinin açıklandığını ifade eden Erhürman, “Dönüyorsunuz zamdan indirim açıklıyorsunuz, sonra da mart ayına özgüdür diyorsunuz. Ekonomik akla sığmayan bir şekilde haziran ayında zam yükünü getirdiniz. Bu durum batmaları da beraberine getirecek” dedi. Erhürman, dörtlü hükümet döneminde kendilerinin protokol imzalamamasının nedeninin ‘Toplu İş Sözleşmesi ve KIBTEK’in fonksiyonlara ayrışması’ olduğuna dikkat çekti. Alkollü içki zammından indirim konusunun ne olduğunun hala bilinmediğini söyleyen Erhürman, söz konusu durum hakkında piyasada birçok spekülasyon olduğunu kaydetti. Hükümetin hala bu konuda ‘kuzuların sessizliğini’ oynamaya devam ettiğine vurgu yapan Erhürman, “Çok ciddi endişe içerisindeyiz. Protokolü görmeyi bekliyoruz. An itibarıyla bekliyoruz. Endişemiz sadece Kıbrıs Türk tarafının ne taahhüt ettiğiyle ilgili değildir. Bu protokolü neden yaptık sorusunun cevabını göremeyeceğimiz endişesindeyiz” diye ekledi.