UBP-DP-YDP azınlık hükümeti krizi yönetemediği gibi ortaya koyduğu icraatlarla ülkeyi adeta uçuruma sürüklemektedir.
Türk Lirasının Döviz karşısında sürekli değer kaybetmesi ve dışa bağımlılık nedeniyle zaten sürekli olarak ekonomik krizlerin yaşandığı ülkemizde pandemi nedeniyle özellikle özel sektör çalışanları, dar ve sabit gelirli kesimler krizin çok daha ağırını yaşamaktadırlar.
UBP-DP-YDP azınlık hükümeti krizi yönetemediği gibi ortaya koyduğu icraatlarla ülkeyi adeta uçuruma sürüklemektedir. Ekonomik krizi bahane ederek sürekli çalışanların haklarına saldıran, Hayat Pahalılığı ödeneklerini donduran, sendikaların üye aidatlarına dahi göz diken hükümet, diğer yandan müşavirler evde otururken müdür müsteşar atamalarına devam etmektedir. Hükümet kurulduktan sonra yapılan 65 üst düzey yönetici ataması bütçeye yıllık ortalama 252,000 TL, toplamda 16,380,000 TL ek külfet getirmektedir.
Kamu Görevlileri Yasasında, uzmanlık, öğrenim ve bilgisini gerektiren hizmetler için yapılması gereken sözleşmeli istihdamını da hükümet partizanca amaçlar için tepe tepe kullanmaktadır. Görevde olduğu altı aylık sürede uzmanlık diploması olmayan 43 kişilik sözleşmeli istihdamı yapılmış ve istihdam edilen bu kişiler birçoğu yasaya aykırı bir şekilde istihdam edildikleri kurumlar dışındaki yerlerde çalıştırılmaktadırlar. Partizanca sözleşmeli istihdamları ile Devlet bütçesine yıllık 6,020.000 TL’lik ek maliyet getirilirken Başbakan Ersan Saner’in 53 yaşındaki kızkardeşinin de sözleşmeli statüde istihdam edilenler arasında olması UBP-DP-YDP Hükümetinin partizanlıktan ve nepotizmden beslendiğinin en bariz örnekleridir.
Emeği ile geçinenler, dar ve sabit gelirliler her gün daha da yoksullaşırken, devlet imkanlarını kendi iktidarlarını sürdürmek için hoyratça kullananlardan günü geldiğinde halk bunun hesabını soracaktır.
Güven Bengihan
Başkan