İnşaat Mühendisleri Odası (İMO), İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’na göre, kamu ve özel iş yerlerinin iş verenleri ile “denetlemeyen” devletin, iş kazaları ve ihmallerin sonuçlarından doğrudan sorumlu olduğunu belirtti.
İMO tarafından iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapılan yazılı açıklamada, ülkede iş sağlığı ve güvenliği yönetim zafiyetleri nedeniyle yaşanan iş kazaları ve can kayıplarının artık dayanılmaz boyutlara ulaştığı kaydedildi. “Bu acı tablo, sadece bireylerin değil, bir bütün olarak toplumumuzun devlete olan inancına ağır darbeler vurmaktadır.” denilen açıklamada, son günlerde inşaat iş yerlerinde ve Acil Durum Hastanesi'nde yaşanan kazaların "devletin sistemsizliği, devlet yönetiminin hukuk tanımazlığı ve denetimsizliğinin sonuçları olduğu" görüşü ifade edildi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Çalışma Dairesi'nin, kalıcı ve caydırıcı önlemler almasının zorunluluk olduğunun belirtildiği açıklamada, etkin bir denetleme sistemi kurulması istendi. Müfettiş eksikliğine de değinilen açıklamada, “Daire bünyesinde İş Sağlığı ve Güvenliği Şubesi kurulmamış olması hayret verici ve kabul edilemezdir. Bu konudaki ihmallerin sonuçlarının telafisi yoktur. Çalışma hayatından sorumlu bakanlık ve Çalışma Dairesi her ihmalde, her kazada, göz yumulan her yasaya aykırılıkta sorumluluğu omuzlarında taşır.” ifadeleri kullanıldı.
İşverenlerin “İş sağlığı ve güvenliği organizasyonunu iş yerlerinde kurup önlemleri alma, düzenli eğitimler sağlama, uygun iş güvenliği ekipmanlarını eksiksiz sunma” zorunluluklarının da sıralandığı açıklamada, “İş kazalarını önlemek, iş gücünü korumak ve iş ortamında güvenli bir atmosfer yaratmak işverenlerin elindedir.” denildi.
Açıklamada, şöyle denildi:
“Meclis'te oy birliğiyle 2008 yılında onaylanan 35/2008 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'na göre, kamu ve özel iş yerlerinin işverenleri ile denetlemeyen devlet de iş kazaları ve ihmallerin sonuçlarından doğrudan sorumludurlar. KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (IMO) olarak, iş yerinde iş güvenliği yönetim sisteminin sadece bir formalite değil, hayat kurtaran bir zorunluluk olduğunu hatırlatır, ilgili bakanlığı bu konuda acilen, eksiksiz ve ayrım gözetmeksizin, İş Sağlığı Güvenliği Yasası'nın emrettiği şekilde, denetim sistemini kurması ve denetimleri derhal yerine getirmesi için göreve davet ediyoruz. Daha fazla can kaybı yaşanmaması için hep birlikte duyarlılık gösterilmesi ve gereğinin yapılması elzemdir. Güvenli iş ortamı, anayasanın emrettiği bir insan hakkıdır.”