Volt Kıbrıs Genel Sekreteri ve Avrupa Parlamentosu Milletvekili Adayı Hulusi Kilim, Kıbrıs Postası’nda yayınlanan ve Ulaş Barış’ın hazırlayıp sunduğu ‘Gündem’ adlı programa katılarak, soruları yanıtladı.
Hulusi Kilim, Volt Kıbrıs’ın amacına dikkat çekerek, 30 diğer Avrupa ülkesinde temsiliyetlerinin var olduğunu ifade etti, şöyle devam etti:
“3 Aralık 2023’te Volt Kıbrıs’ı kurduğumuzda Avrupa çerçevesindeki politikalarını Kıbrıs’a uyarlayarak iki toplumlu olarak kurmayı amaçladık. Kıbrıslılar şimdiye kadar siyasi alanda bir araya gelemedi. Biz çözümsüzlüğün bugüne kadar gelmesinin en büyük etkenlerinden birinin toplumlar arası iletişimin olması gereken seviyede olmamasından dolayı olduğunu düşünüyoruz. Volt Kıbrıs’ın varoluş sebeplerinden biri; Kıbrıs’ta yeni bir parti olarak toplumları bir araya getirme esasına dayalı, Avrupa’da temsiliyeti olan ve Avrupa’yla tek ses olarak konuşma şansını bizlere sunabilmesidir. Biz masanın aynı tarafında oturup ortak sorunlarımıza ortak çözümler bulabiliriz. Volt Kıbrıs ‘kazan kazan’ ortamını yaratmak için Kıbrıs’ta vardır.”
“Birlikte hareket edebilirsek başarılı olabileceğiz”
“Volt Kıbrıs olarak biz kendimizi tüm Kıbrıslılar partisi olarak tanımlıyoruz” diyen Kilim, “Ancak ve ancak bir araya gelebilirsek ve birlikte hareket edebilirsek başarılı olabileceğiz” dedi.
“Tek yol federasyon…”
Kilim, Volt Kıbrıs’ın temel politikaları hakkında da detaylı bilgiler vererek, “Birleşik Kıbrıs, iki toplumlu, iki bölgeli BM kararlarında belirtildiği gibi siyasi eşitlik temelinde federasyon zemininde bir çözüme tam destek veriyoruz. Çözüm modeli iki toplumun kabul ettiği bir çözüm olması gerekiyor. Bunun dışında tüm modeller gerçekçi değildir; sorunu yokuşa sürmektir. İki devletli politika savunusu çözümü yokuşa sürmekten başka bir şeye hizmet etmiyor. Ortak nokta federasyondur. Bu kadar bölünmüşlükten sonra ortak yurdumuzu güvenceye alalım. Gelecek nesillerimize Kıbrıslılık bilincini aşılayabilelim. İki dilli bir gelecek vaat edelim. Bu şansı sunabilmenin tek yolu federasyondur” açıklamasını yaptı.
Volt Genel Sekreteri ve Avrupa Parlamentosu Milletvekili Adayı Kilim, BM Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in temaslarını değerlendirerek, “Ben Maria Angela Holguin Cuellar’in samimiyetine güveniyorum. Burada yapılması gereken ve bize düşen görev farkındalık yaratarak insanlarımızın inancını ayakta tutmak” dedi.
*“Ziyaretlerde ve görüşmelerde Volt Kıbrıs’a katılım çağrısı yapıyorum”*
Kilim, Siyaset açısından adanın kuzeyinde güvensiz ve yetersiz bir ortamın varolduğunu da samimi bir şekilde dile getirdi ve Volt Kıbrıs’a katılım çağrısı yaparak, şunları kaydetti:
“Siyaset açısından adanın kuzeyinde güvensizlik ortamı var. İnsanlar kendilerini ifade etmekte çok zorlanıyorlar; politik, siyasi ve demokratik açıdan çıkmaz bir durumda hissediyorlar. Yaptığım ziyaretlerde ve görüşmelerde katılım çağrısı yapıyorum. Buyurun gelin, iradenizi gösterin ve sesinizi duyurun. Bu, Kıbrıslı Türklerin dışarıya iletmeleri gereken mesajlar açısından önemli bir adım olacaktır. Kıbrıslı Türkler hem güneye hem de Avrupa'ya ve Birleşmiş Milletler'e sesini duyurabilir. Bunun için görüşmelerimde insanlarımızdan destek talep ediyorum.”
*“Bizim doğru bildiğimiz yol bellidir: Federasyon”*
Kilim, Yeşiller Hareketi’nden aday olan Salih Oğuzhan Karahan’ın adaylığına ilişkin tartışmalara da değinerek, “Adaylığına ilişkin tartışmalar olduğunu görüyorum. Hiç tartışmam, tartışmaya girmeye gerek yoktur bu konuda. Çünkü bizim doğru bildiğimiz yol bellidir: Federasyon” ifadelerini kullandı.
Federasyonun tek çözüm modeli olduğunun altını çizen Kilim, “Herkesin kendi görüşü, kendine saklıdır. Bu konuda herhangi bir tarafın diğer bir tarafa söz söylemesine gerek yoktur. Biz ılımlı bir şekilde politikalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.
“Türkçe konusunda pratik, gerçekçi ve popülizmden uzak bir yaklaşım benimsedik.”
Anayasaya göre Türkçe’nin resmi dil olduğunu, ancak örneğin güneyde meslek odalarının kayıt şartlarında Yunanca ibaresinin bulunduğunu göz önünde bulundurarak yasa değişikliği önerisi sunduk. Bu, herhangi bir meslek sahibinin güneyde kayıt yaptırarak yeni iş olanakları yaratabilme şansını artıracaktır. Resmi dil olan Türkçeyi kullanarak iş bulma ve meslek icra etme hakkının engellenmemesi gerektiğine inanıyoruz.”
