Halkın Partisi (HP) Milletvekili Jale Refik Rogers, Covid-19 aşıları yapılmayan yaşlı bireylerin kaldığı bakımevinde başlayan salgın sonrası 2 hastanın kaybetmesinin, hükümetin ipin ucunu çoktan kaçırdığını gösterdiğini vurguladı
Rogers: Ülke kaptansız rotasız bir tekne gibi
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Rogers, mevcut durumda halkın yapması gerekenin kendilerini ve sevdiklerini korumak olduğunu, yoksa hükümetin kurultay hesapları ve parti içi çekişmelerle uğraşırken ve ülke fırtınada kaptansız rotasız su alan bir tekne gibi giderken, ne hükümetin ne Sağlık Bakanlığı‘nın halk sağlığını korumak gibi bir gailesi veya girişimi olmadığının çok açık olduğunu söyledi.
Rogers’in açıklaması şöyle:
“Küresel koronavirüs salgınının ekonomik etkilerinin derinden hissedildiği ülkemizde, aşılamanın da başlaması ile önlemlerin gevşetilmesi, iş ve sosyal hayatın önlemler çerçevesinde devam etmesi, beklenen ve olağan olandır.
Ancak bir yaşlı bakımevinde kalan birçok kişinin pozitifleşmesi ile sonuçlanan bulaş kabul edilebilir bir durum değildir.
Günlük hayat devam ederken, halk sağlığını korumakla yetkili olan Sağlık Bakanlığı kuralları oluşturmaktan, başta risk grubundaki kişiler olmak üzere toplumun aşılanmasından ve kuralların uygulandığına dair denetim yapılmasından sorumludur.
Sağlık Bakanlığı’nın önlemleri rahatlatırken denetim ile ilgili sorumluluğunu üstünden atmaya çalıştığını tüm açıklamalarında görüyoruz. Bakanlar Kurulu tarafından denetim yetkisi verilen belediyelerin de işletmeleri koronavirüs önlemleri açısından denetlemede aktif olmadığını görmekteyiz.
İki hastanın vefatıyla sonuçlanan yaşlı bakımevindeki salgın ve aşısız hastaların bu yerlerde kalabiliyor olması ülkeyi yönetenlerin ipin ucunu çoktan kaçırdığının bir göstergesidir. Mevcut durumda halkın yapması gereken kendilerini ve sevdiklerini korumaktır. Yoksa hükümet edenler kurultay hesapları ve parti içi çekişmelerle uğraşır ve hükümet fırtınada kaptansız rotasız su alan bir tekne gibi giderken, ne hükümetin ne Sağlık Bakanlığı’nın halk sağlığını korumak gibi bir gailesi veya girişimi olmadığı çok açıktır!”
