Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nde bugün görülen sahte öğrenci taşımacılığı davasında, sanıklardan birinin duruşmaya katılmaması ve diğer sanık avukatlarının ek süre talebi üzerine dava bir kez daha ertelendi. Mahkeme, bir sonraki duruşma tarihini 27 Ocak 2025 olarak belirledi.
Dava, 2019 yılından bu yana devam eden süreçte, hem kamuoyunun hem de eğitim sektörünün dikkatini çekmiş durumda. Şüpheliler hakkındaki iddialar ve dava sürecindeki gecikmeler, kamuoyunda ciddi endişelere yol açıyor.
Görüşülen davada Polis, 2016-2017 yılları arasında, H.E.U. (K-53) ve Y.Ö. (E-31), Güzelyurt bölgesinde faaliyet gösteren ortaöğretim okullarında köylerden getirilen öğrencilerin taşımacılık ücretleri için sahte belgeler hazırladığını dile getirdi. İddialara göre, doldurulan formlar, Güzelyurt’ta faaliyet gösteren bir iş yerinin işletmecisi Y.Ö. ile birlikte sahte olarak düzenlendi ve devlet bütçesinden 419 bin TL haksız kazanç sağlandı. Polis, H.E.U. ve Y.Ö.’nün dolandırıcılık yöntemiyle bu meblağı temin ettiğini belirterek her iki şahsı tutukladı.
DAVA 2019 YILINDAN İTİBAREN BEKLEMEDE!
Davada yer alan sanıklar hakkında 2019 yılından bu yana devam eden yargı süreci, kamuoyunda adaletin geciktiği yönünde eleştirilere yol açıyor. Bugünkü duruşmada, sanıklardan birinin mahkemeye katılmaması ve avukatların ek süre talebi, davanın daha da uzamasına neden oldu.
BAKANLIKLAR HALK TARAFINDAN ELEŞTİRİLİYOR
Kamuoyunun en büyük tepkisi, dolandırıcılık iddialarına karışan taşımacılık şirketlerinin, hâlâ Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı ile sözleşmelerinin devam etmesi. Vatandaşlar, bu durumun yetkililerin denetim ve kontrol mekanizmalarının yetersizliğini gösterdiğini savunuyor.
“Devleti dolandırdığı iddia edilen şirketlerle iş birliği nasıl devam edebiliyor?” sorusu, vatandaşların ve medya organlarının en çok dile getirdiği eleştiriler arasında yer alıyor.
HALK ADALET VE ŞEFFAFLIK TALEBİ BULUNDU
Davaya konu olan 419 bin TL’lik dolandırıcılık suçlamasına rağmen, davada ismi geçen bazı kişilerin mahkeme salonunda bulunmaması da dikkat çekiyor. Bu durum, adaletin tam anlamıyla sağlanıp sağlanmadığı konusunda yeni soru işaretleri yaratıyor.
Kamuoyu, 27 Ocak 2025 tarihinde yapılacak duruşmayı yakından takip edecek. Adaletin gecikmemesi ve kamu kaynaklarının bu şekilde suistimal edilmemesi adına, yetkililerden daha şeffaf ve etkin bir süreç bekleniyor.